Preeklampsi ve gebeliğe bağlı hipertansiyon nedir?
28.04.2017
Serbest fetal DNA (Non-invaziv prenatal test) testi nedir?
28.04.2017

Kan grubu uyuşmazlığı nedir?

Alyuvarların üzerinde D antijeninin olması Rh (+), olmaması Rh(-) olarak ifade edilir. Kan uyuşmazlığı annenin Rh (-), babanın Rh (+) kan grubuna sahip olmasıdır. Toplumda kadınların %15’inin kan grubu Rh(-)’tir. Bu kadınlar % 60 oranında kan grubu Rh (+) olan bebekler doğururlar. Sonuç olarak toplumun yaklaşık %10’unda Rh (-) kan gruplu bir anne Rh(+) kan gruplu bir bebek dünyaya gelir. Bu gebeliklerde bebeğin kanının bir kısmının anneye geçmesi sonucu annenin bağışıklık sistemi bebeğin D antijenine karşı antikor oluşturur. Bu antikorlar bir sonraki hamilelikte anneden bebeğe geçer. Bu bebeğin de Rh (+) olması yani D antijeni taşıyan alyuvarlarının olması halinde antikorlar alyuvarlara saldırıp yıkımlarında neden olur. Bunun sonucunda bebekte kansızlık nedeniyle kalp yetmezliği ve kalp büyümesi görülebilir. Karaciğer ve dalaktan daha fazla kan hücresi üretilir ve bu, karaciğerde büyüme ve fonksiyon bozukluğuna yol açar. Karaciğerden albumin üretiminin azalması ve kalp yetmezliği nedeniyle akciğer ve kalp zarında sıvı birikimi (perikardiyal ve plevral efüzyon), karın boşluğunda sıvı birikimi (asit), amnios sıvı miktarında artma (polihidramnios), cilt ve barsak duvarlarında ödem görülür.  Buna hidrops adı verilir. Doğumdan sonra alyuvarların yıkımı nedeniyle ortaya çıkan bilirubinin aşırı derecede olması sarılığa yol açar. Bilirubinler beyin hücrelerinde şişme ve ölüme yol açar, buna ‘kernikterus’ denir. Bu bebeklerin hemen hemen tamamı kaybedilir.

Rh(-) kan gruplu kadın Rh(+) kan gruplu bir bebek doğurduğu zaman doğum sırasında %16 oranında, doğumdan önce de eğer yeterli kan geçişi gerçekleşirse %1-2 oranında antikor oluşumu görülür. Bunu önleme amacıyla doğum sonrasında ve düşük, kürtaj, dış gebelik, travma, amniyosentez gibi durumlarda ‘anti-D immunoglobulin’ uygulanmalıdır. Bu madde bebekten anneye geçen D antijeni taşıyan alyuvarları bağlar. Bu şekilde annenin bağışıklık sistemi bu antijenlere karşı antikor oluşturamaz. Ayrıca gebeliğin 28. haftasında da anti-D immunoglobulinin yapılması önerilmektedir. Bu önlemler sonraki gebeliklerde sorun yaşanmasını %100 olmasa da, büyük ölçüde engellemektedir.

Rh uyuşmazlığı var ise gebeliğin başında ve 28. haftadan önce kanda ‘indirek coombs’ testi yapılmalıdır. Bu test ile annede D antijenine karşı üretilmiş olan antikorlar varsa saptanır. 1/16 ve üzerindeki değerler anormal olarak kabul edilir. Bu durumda bebekte kansızlık gelişip gelişmediğini saptamak için haftada bir Doppler ile beyindeki orta serebral arterde kan akım hızını ölçmek gerekir. Kansızlık saptanırsa veya ultrasonda hidrops bulguları saptanırsa bebeğe 2-3 haftalık aralarla anne karnında kan verilir.

Serbest DNA testi ile anne karnındaki bebeğin kan grubunu tayin etmek mümkündür. Bebeğin kan grubunun Rh(-) olması halinde bu bebek için risk oluşmayacaktır. İndirek coombs testi yapmaya veya anti-D immunoglobulin uygulamasına gerek yoktur.

Bazen annenin kan grubu Rh(+) olsa da kandaki diğer antijenler nedeniyle de bebekte benzeri sorunlarla karşılaşılmaktadır. Bu durum subgrup uyuşmazlığı olarak isimlendirilir. Benzer şekilde takip edip kansızlık gelişirse bebeğe kan vermek gerekir.

 

BİZ SİZİ ARAYALIM


    , //]]>